Ekonomik kriz ve vatandaşların geçim sorunları ağırlaşırken, ekonomist Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ekonomiye ironik bir bakış açısı getirdi.
Prof., sosyal medya hesabından ekonomik görünüme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Dr. Kozanoğlu, mevcut koşulların insanların hayatını nasıl etkilediğine dair yaratıcı konseptler türetti.
Kozanoğlu, “Her gün bir enflasyon tanımını paylaşıyorum. Beğenseniz de beğenmeseniz de amacım enflasyon olgusunu ironik bir dille kınamak.
Ayda bir sinemaya, tiyatroya gidebileceğimi söylüyorum ama o, “Hiç gidemem” diyerek beni reddediyor. “Dün zaten ‘iptal’ ile ilgili durumunuzu anlatmıştım!” dedi.
Her gün enflasyonun tanımını paylaşıyorum.
Beğenseniz de beğenmeseniz de amacım enflasyon olgusunu ironik bir şekilde ortaya koymak.
Ayda bir sinemaya, tiyatroya gidebileceğimi söylüyorum ama o, “Hiç gidemem” diyerek beni reddediyor.
Dün zaten “iptal” ile ilgili durumunuzu anlatmıştım! https://t.co/ZcWegkRlGk— Hayri Kozanoğlu (@HayriKozanoğlu) 27 Ocak 2024
Kozanoğlu’nun ironik kavramları şöyle:
Piyasa enflasyonu: Yani ürünün miktarı azalıyor, kalitesi düşüyor ve aynı zamanda fiyatı da artıyor. Özellikle emekliler her gün alışveriş yaparken bunu yaşıyor.
Burun enflasyonu: Fiyatlar yükseldikçe dini nedenlerle faizler sürekli düşürülüyor ve enflasyon patlıyor!
İptal: Dar gelirli vatandaşlar et, peynir, pastırma, zeytinyağı gibi “lüks” gıda ürünlerini, ister miktarı azalsın, ister kalitesi düşsün, ister fiyatı artsın, hayatlarından çıkarmaktadır.
Seyreltme: Yüksek enflasyon ortamında insanların alışkanlıklarından vazgeçmesi gerekiyor; Günde iki kez çay için, günde bire düşürün, üç günde bir kahve alın, haftada bire düşürün, ayda bir sinemaya veya tiyatroya gidin vb.