Bayraktar bizimle iletişime geçmek için geldiği Londra’da gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bayraktar, bu sabah İngiltere Enerji Güvenliği ve Net Zero Bakanı Ed Miliband ile çok verimli bir toplantı yaptıklarını belirterek, iki ülke arasında mutabakat zaptı imzalandığını hatırlattı.
Bayraktar, Türkiye ile İngiltere’nin enerji alanında birçok ortak özelliğe sahip olduğunu, temaslarının küresel enerji yatırımcıları ve finans kuruluşlarının temsilcilerinden oluştuğunu söyledi.
Türkiye’nin iklim ve dönüşüm hedeflerine sahip olduğunu ve endüstrinin Avrupa’ya ihracatı artırmaya hazır olması gerektiğini ve Türkiye’nin rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesini 30 gigawatt’tan 120 gigawatt’a çıkarmayı planladığını hatırlattı.
“İngiltere’den Türkiye’ye 2 milyar sterlinlik fon hazır”
Bayraktar, Türkiye’nin bu planlarına yatırımcıların ve finans kuruluşlarının büyük ilgi gösterdiğini vurgulayarak, “Önümüzdeki dönemde ülkemize büyük finansman getireceğimize inanıyorum.” değerlendirmesini yaptı.
Türkiye’nin önümüzdeki 10-11 yılda yenilenebilir enerji alanında 108 milyar dolar civarında yatırıma ihtiyacı olacağının altını çizen Bayraktar, bu anlamda Birleşik Krallık İhracat Finansmanı’nın (UKEF) Türkiye’ye 2 milyar dolarlık finansman sağlamayı planladığını ve bunun için Sebep olarak üç ana sektörde proje önerdiğini belirtti.
Bayraktar, sektörün inşa etmek istediği 24 bin megavatlık yenilenebilir enerji kapasitesi, offshore rüzgar ve yenilenebilir enerji kaynak alanları (YEKA) projelerinin bu bağlamda önemli olduğunu söyledi.
Türkiye ile İngiltere arasındaki bir diğer önemli konunun da küçük modüler nükleer reaktörler olduğunu anlatan Bayraktar, şöyle konuştu: “20 bin megavatlık bir nükleer enerji programı üzerinde çalışıyoruz. Bu kapasitenin 5 bin megavatını küçük modüler nükleer reaktör olarak hedefliyoruz.” bilgisini paylaştı.
Bayraktar, Türkiye’nin önümüzdeki yıl küçük modüler nükleer reaktörlere yönelik yasal çerçeveyi oluşturmayı planladığı bilgisini de paylaştı.
Gazprombank yaptırım listesine alındı
Doğal gaz sektöründeki gelişmelere de değinen Bayraktar, Gazprombank’ın ABD tarafından yaptırım listesine alınmasına ilişkin şunları söyledi: “Bu yaptırımların bu noktaya gelmesi durumunda Rusya’dan gaz akışını etkileyebilecek her türlü karara karşıyız. Türkiye ekonomisine, ailelerine ve 85 milyon insana zarar vereceğiz.” “Tabii bu finans sektörüne uygulanan bir yaptırım olduğu için ağırlıklı olarak Hazine ve Maliye Bakanlığımız ile Dışişleri Bakanlığımızın koordinasyonunda takip ediliyor ve ilgili mevkidaşlarıyla görüşülüyor.” dedi.
Rusya’nın Türkiye’nin önemli bir doğal gaz tedarikçisi olduğunu vurgulayan Bayraktar, şöyle konuştu: “Avrupa’nın dördüncü büyük gaz pazarıyız. Gaz ticaretinin kesintisiz devam etmesi gerekiyor ve bunun büyük bir kısmını da Rusya’dan alıyoruz. buna yakın.” “Orta vadede ikame ihtimali yok, dolayısıyla bu gazı Türkiye’ye ithal edebilmeliyiz.” dedi.
Rus doğalgazının Ukrayna üzerinden Avrupa’ya akacağı transit anlaşmasının 2024 yılı sonunda sona ereceğine ilişkin ise Bayraktar, şunları söyledi: “Bu anlaşma 31 Aralık 2024’te sona erecek gibi görünüyor ama o güne geldiğimizde bu anlaşma da olabilir. Bir şekilde uzatılması Avrupa açısından iyi olur ama gazın aktarılması da iyi olur.” “Gazprombank’a parayı nasıl ödeyecekler? Soru işareti. Anlaşmanın uzatılması fiyatlar ve piyasa açısından olumlu olacaktır. Bu noktada Türkiye üzerine düşeni yapmaya hazır ama uzatılabileceğini düşünüyorum.” değerlendirmesini yaptı.
Bayraktar, Türkiye’nin çeşitli doğal gaz altyapı projeleriyle arz güvenliği açısından bölgeye katkı sağladığını sözlerine ekledi.