Borusan'ın Geleceğe İlham Buluşmaları'nın yeni konuğu gazeteci Güven İslamoğlu oldu – GÜNDEM

İslamoğlu, dünyanın karşı karşıya olduğu iklim krizinin vahim tablosunu ortaya koyarken alınabilecek önlemlerin önemine dikkat çekti. Borusan Holding'in sürdürülebilirlik çalışmalarına paralel olarak hayata geçirdiği “Geleceğe İlham Buluşmaları” ilham veren isimleri kamuoyuyla buluşturarak sürdürülebilir bir gelecek vizyonu çizmeye devam ediyor. EKOIQ genel yayın yönetmeni Barış Doğru'nun moderatörlüğünde her ay gerçekleştirilen toplantılarda uzmanlar ve konuya ilgi duyanlar bir araya gelerek toplumsal cinsiyet eşitliği, gençlik ve iklim krizi, doğa ve insan ilişkileri, insanlar gibi sürdürülebilirlik odaklı güncel konuları tartışıyor. ve Teknoloji. Farklı bakış açılarının buluştuğu bu ilham verici platformun yeni konuğu, kamuoyunu çevre konusunda bilinçlendirme çalışmalarıyla tanınan gazeteci Güven İslamoğlu oldu. Küresel ısınma, iklim değişikliği ve etkileri ile günümüzün en önemli çevre sorunları hakkında bilgiler paylaşan İslamoğlu, dünyanın karşı karşıya olduğu iklim krizini gazetecilik deneyimleri ve gözlemleriyle ortaya koyuyor. Bugüne kadar uyguladığı programlarla çevre konusunda farkındalık yaratmaya çalışan İslamoğlu, küresel hareket olan “Plastiksiz Temmuz” çerçevesinde düzenlenen bu söyleşide bireysel ve toplumsal sorumluluklara değinerek alınabilecek önlemlerin önemine dikkat çekiyor. milyonlarca insanı plastik kirliliğinin çözümüne katılmaya teşvik ediyor. “Sürdürülebilir ve basit bir yaşam tarzı seçmeliyiz”Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini tüm çıplaklığıyla anlatan İslamoğlu, aynı zamanda bilimsel veriler, etkileyici hikayeler ve somut örneklerle krizin büyüklüğünü ve aciliyetini dile getiriyor. Günlük hayatımızda yapabileceğimiz basit değişikliklerin bile büyük fark yaratabileceğini belirten tecrübeli gazeteci, bilinçli tüketimin ve kaynak tasarrufunun önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “İklim değişikliği küresel bir tehdit ve bunu göz ardı edemezsiniz. Ancak bu umutsuzluğa kapılmamız gerektiği anlamına gelmiyor. Aslında bu değişim karşısında dayanıklılığımızı ve uyum yeteneğimizi geliştirmek için eşsiz bir fırsata sahibiz. Önemli olan bu değişime nasıl uyum sağlayacağımız ve uyum sağlamak için neler yapabileceğimizdir. Aslında hepimiz sorunun ve çözümlerin ne olduğunu biliyoruz. Güzel örnekler var ve yapılacak tek şey bu örnekleri daha da artırmak. Mesela plastik atıkların yere düşmediği ülkeler var, bu da bu hedefe ulaştıkları anlamına geliyor. Günümüzde medeniyetin belki de en büyük göstergesinin yeryüzünde plastik görmemek olduğunu söyleyebiliriz. Bunu da başarabiliriz. Türkiye'de 48 milyon ton taze sebzeyi çöpe atıyoruz, bu da büyük bir gıda israfına tekabül ediyor. Her gün 7-8 milyon ekmek israf ediliyor. Öncelikle bu israfın önüne geçmeliyiz. Giderek hayatımızın bir parçası haline gelen iklim değişikliğiyle mücadeleye hazır olmalıyız. Rüzgar ve güneşi enerji kaynağı olarak kullanarak, enerji kaynaklarımıza alternatifler yaratarak kömür, petrol ve yer altı suyu kaynaklarımızı korumalıyız. Yeni tarım tekniklerini denemeli ve yiyecek için tohum rezervleri oluşturmayı düşünmeliyiz. Bu bir hazırlık dönemidir. “Bu kritik dönemde verimlilik bilinciyle sürdürülebilir ve sade bir yaşam tarzını benimseyerek başlayabiliriz.” Kaynak: (guzelhaber.net) Güzel Haber Masası

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

—–Sponsorlu Bağlantılar—–

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir